Harb El-Kirmani'nin "El-Sünne" kitabı İsnadsızdır ve orijinal yazarı bilinmemektedir.

Bu kitap, uydurma hadisler içermesine rağmen Vahhabi inançlarının temellerinden biri olarak kabul edilir. Bu kitaba büyük değer vermekte, tavsiye etmekte ve doğrulanamayan bir kaynağa dayanarak açıklamaktadırlar. Vehhabilerin, sırf Yüce Allah'ın doğası hakkındaki antropomorfik fikirlerine uyduğu için inanç ve kanaatlerini hiçbir rivayet zinciri olmayan kitaplardan çıkaran Ehl-i Kitab'a benzedikleri dikkat çekmektedir.

"Kitab al-Sunnah" ve "Masa'iluhu" ve "al-Ijma' al-ladhi haka" kitapları özetlendi çünkü hepsi geleneğini kaybetmiş olan "Masa'il Harb" kitabından geliyor. Kitabın orijinal bir geleneği yok, bu yüzden Harb'den geldiğini nasıl kanıtlayabilirler?

Şeyh Mahmoud Youssef Abu Abdelrahman

"Kitab al-Sunnah" kitabı Adel al-Hamdan tarafından yayınlanmış ve "Kitab al-Sunnah" adı onun tarafından verilmiştir. Adil el-Hamdan'ın kendisi kitap için herhangi bir kaynak bulamadığını belirtmektedir. Kitap "Masa'il Harb al-Kirmani "den alınmıştır ve editörün kendisinin de söylediği gibi "Masa'il Harb al-Kirmani "nin başından beri hiçbir kaynağı yoktur. Bakınız "Kitab al-Sunnah li-Harb al-Kirmani", editör Adel al-Hamdan, Dar al-Lulua.

"Masa'il Harb Al-Kirmani" kitabı Faiz Habib tarafından araştırma ve çalışma ile yayınlanmış ve Umm Al-Qura Üniversitesi'nde doktorasının bir parçası olarak sunulmuştur. Araştırmada belirtildiği gibi el yazmasının müstensihi bilinmemektedir ve el yazmasının kaynağı kaybolmuştur. Dolayısıyla kitabın kaynağı yoktur. (Bkz. s. 145-149 "Masa'il Harb Al-Kirmani - Faiz bin Ahmad bin Hamid Habib tarafından hazırlanmıştır - Umm Al-Qura Üniversitesi")

"İlk Âlimlerin İnançta Anlaşması" (Arapça: إجماع السلف في الاعتقاد) adlı kitap Es'ad bin Fethi el-Za'atari tarafından yazılmıştır ve o bunu bir tür derleme veya derleme olarak tanımlamaktadır. Ancak aslında, kendisinin de söylediği gibi, Harb el-Kirmani'nin (Arapça: مسائل حرب الكرماني) konularından alınmıştır. Bununla birlikte, Harb el-Kirmani kitabının daha önce de belirttiğimiz gibi rivayet zinciri (Arapça: سند) yoktur. Bkz. s. 11-12 (İlk âlimlerin inançta ittifakı - Es'ad Za'atari'den - Dar al-Imam Ahmad)

Aşağıdaki metin İbn Teymiyye'nin bir metninin çevirisidir:

"Bu geleneğe kimin kefil olduğunu tespit edemedim. Ancak bir mektupta İmam Ahmed'in Harb ibn İsmail el-Kirmani tarafından yazılan itikatta "el-Hareke" (hareket) teriminin kullanıldığını doğruladığı bildirilmiştir. Ancak bu itikat İmam Ahmed tarafından kendi sözleriyle tutarlı bir şekilde aktarılmamıştır. Bu itikadın güvenilmez ravilerden gelen üç belirsiz rivayet zincirine dayandığını tespit ettim. Sözler İmam Ahmed'in kendisine değil, Harb ibn İsmail el-Kirmani'ye aittir. Bu akide, İmam Ahmed'den alıntı yapan Ebu Bekir el-Hallal gibi önemli âlimler veya Ahmed'in kitaplarındaki diğer tanınmış Iraklı âlimler tarafından da nakledilmemiştir. Ayrıca güvenilir raviler tarafından da aktarılmamıştır, özellikle de böylesine kapsamlı bir mektupta. Sonraki birçok âlim tarafından rağbet görmesine rağmen güvenilir bir şekilde nakledilmemiştir."

(El-İstiqame 1/73 الاستقامة 1 / 73)

‍

Ibn al-Wazeer al-Yamani:

"Alim Harb al-Kirmani'den Al-Dhahabi tarafından "Al-Tadhkirah" kitabında bahsedilir, ancak onu güvenilir olarak tanıyan herhangi birinden bahsedilmez. Eğer rivayet zinciri ortaya çıkarılsaydı, güvenilir olmayan zayıf kişiler tarafından nakledildiği anlaşılırdı."

(Al-Awasim wal-Qawasim fi al-Dhab 'an Sunnah Abi al-Qasim 3/315-316 العواصم والقواصم في الذب عن سنة أبي القاسم 3 / 315 - 316 )

‍

"O -yani Harb el-Kirmani- 'Ben bu soruları Ebi Abdullah (yani İmam Ahmed) ile görüşmemden önce ve İshak bin Rahaveyh ile görüşmemden önce öğrenmiştim ve onları tekrar etmedim...' dediğinde garip ifadeler kullandı."

(Tabakatü'l-Hanâbile 1/389 طبقات الحنابلة 1 / 389)

‍

"Kirmani'nin rivayet ettiği şey, Allah'ın azametine dair ilk nesillerden nakledilen sünnetin Kur'an'la çelişmektedir. Bu, onun inanç meseleleriyle ilgili olarak imamlardan naklettiklerinin sadece kendi sözleri olduğunu ve imamların sözleri olmadığını gösterir, çünkü nakledilen metinde şöyle denmektedir: '... ve Allah'ın Arş'ı vardır ve onu taşıyan taşıyıcılar vardır ve onun sınırları vardır ve Allah onun sınırlarını en iyi bilendir...'"

(Akıl ve vahiy arasında ortaya çıkan sorunlar 2/23 درء تعارض العقل والنقل 2 / 23)